Sırbistan doğumlu mucit fizikçi Nikola Tesla, bir zamanlar patronu da olan rakibi Thomas Edison’un gölgesinde kalışının yanı sıra, genellikle AC indüksiyon motorunun – sanayide kullanılan elektrik motorları – ve Tesla bobininin – kablosuz telgraflarda kullanılan akım kaynağı – arkasındaki deha oluşu ile anılır.
Mucit olarak son derece parıltılı geçen kariyerine eşlik eden asosyal davranışları, romantik ilişkilere yer olmayan yaşantısının iflas ve yalnızlıkla geçen son günleri; zaman geçtikçe daha da egzantirikleşmeye başlayan imajı ve olağanüstü zekası hakkındaki merakımızı artırmaya devam ediyor. Modern zamanların en karmaşık düşünürlerinden ve ‘çatlak bilimadamı’ arketipinin en etkileyici temsilcilerinden olan Tesla hakkında az bilinen gerçeklerden 10’u şöyle sıralanmış:
1- Bugünkü anlamıyla akıllı telefon teknolojisini 1909 yılında – hatta belki de çok daha önce – öngörmüştü.
Hatta bu teknolojiyi mümkün kılacak bir ‘kablosuz iletim kulesi’ inşa ettirmiş ancak yatırımcısıyla yaşadığı anlaşmazlıklar sebebiyle işlevsiz kalan kule 1917 yılında yıkılmıştır.
2- Oystersaritisphobia yani ‘inci tiksintisi’nden muzdaripti.
Bu sebeple bir gün inci kolye takmış olan sekreterini evine geri gönderdiği, 3 sayısına takık olduğu ve çocukken geçirdiği ağır hastalıktan sonra kuvvetli bir mikrop korkusuna kapılarak obsesif kompulsif bozukluğa işaret eden seviyede hassasiyetler gösterdiği yakın çevresince biliniyordu.
3- Nadiren uyurdu.
Her gece 2 saat uyuduğunu ve 2 günü aşan süreler uyumaksızın laboratuvarında çalışmayı sürdürdüğünü ifade eden Tesla’nın bu iddiaları yakın arkadaşı Kenneth Swezey tarafından doğrulanmıştır.
4- Son derece gelişmiş bir görsel hafızaya sahipti.
Tesla okuduğu her şeyi hatırlayabilmesini ve icatlarının çizimini yapmadan çalışabilmesini sağlayan fotografik bir hafızaya sahipti.
5- 8 dili akıcı şekilde konuşabiliyordu.
Sırp-hırvatça, İngilizce, Çekçe, Almanca, Fransızca, Bulgarca, İtalyanca ve Latin dilini konuşabilen bilimadamı, ‘6 dil ve daha fazlasını akıcı olarak konuşabilen kimse’leri nitelendirmek için kullanılan ‘hiperpoliglot’ sıfatına sahipti.
6- İlk hidroelektrik santralinin mucidiydi.
1895 yılında George Westinhouse ile Niagara Şelaleleri’nin enerji potansiyelini kullanmaya yönelik tesisi inşa etti. Bu aynı zamanda Tesla’nın alternatif akım teknolojisinin ilk büyük zaferi olarak görülür.
7- Death Ray adı verilen elektromanyetik silah tasarımını proje aşamasına getirmişti.
Tesla’nın 1. Dünya Savaşı sırasında kullanılmak üzere tasarladığı ve ‘Teleforce’ adını verdiği bir savunma projesi vardı. Ülke sınırlarına 300 kilometre mesafede bulunan ve 10 bin uçaktan oluşan bir filoyu tek seferde düşürebileceğini belirttiği bu sistemin çalışma prensibi, konsantre parçacık ışınlarının havada yol almasına dayanacaktı. Ölene dek bu projeyi hayata geçirmek için çalıştı.
8- Güvercilere garip bir düşkünlüğü vardı.
Tesla da pek çok insan gibi parktaki güvercinleri beslemeyi severdi. Onu diğerlerinden ayıran ise hayatının son yıllarında her gün bu güvercinleri beslemeye gitmiş olması ve bunu yapamayacak kadar hasta olduğu günlerde yerine birini gönderip güvercinleri beslettiğinin bilinmesiydi. Tesla’nın ayrıca hasta ve sakat güvercinleri konakladığı otele getirip onlar sağlıklarına kavuşana kadar bakımlarını üstlendiği, aralarından bir tanesine ‘bir erkeğin bir kadına duyduğuna benzer bir aşk’ ile bağlandığını ve o olduğu sürece hayatının bir anlamı olduğunu ifade ettiği söylenir.
9- Yokluk içinde ve bir başına öldü.
10 yıldır kaldığı otelin hizmetçisi kapıdaki ‘rahatsız etmeyiniz’ yazısına aldırış etmemeye karar verip Tesla’nın cansız bedenini bulduğunda büyük mucidin 2 gün önce, 7 Ocak 1943 günü ‘koroner tromboz’ sebebiyle hayatını kaybettiği anlaşılacaktı. Alternatif elektrik akım patentlerini satmasına karşın pek çoğunu kendisinin finanse ettiği projeleri ticari başarı aşamasına gelememiş ve Tesla borç içindeyken hayata veda etmişti. ABD başta olmak üzere pek çok ülkenin modern endüstriyel döneme geçişini hızlandıran buluşları bu hazin sonu değiştirmemişti.
10. Bazı proje ve buluşları halen ABD tarafından gizli tutulmaktadır.
Tesla öldüğünde ‘bir kamyon dolusu’ kişisel eşyasına ABD tarafından el konduğu, sonraları kimileri ailesine kimileri Tesla Müzesi’ne gönderilirken bazı dokümanların günümüzde dek gizli tutulmaya devam ettiği biliniyor. Bugün bilgi edinme hakkı çerçevesinde bu belgeleri görmek isterseniz ancak yoğun şekilde sansürlenmiş versiyonlarına ulaşabilirsiniz.
Kaynak: Ati