- Taşınabilir teknolojik cihazlar günümüzde onları ‘elimizden düşürmek istemeyeceğimiz’ şekilde geliştiriliyor.
- İnternet, mobil oyunlar, anlık gelişmeler, ardı arkası kesilmeyen bildirimler ya da sadece alışkanlık sebebiyle ‘internette boş boş dolanmak’… Avcumuzun içindeki teknolojiye uzun süre kayıtsız kalmak neredeyse imkansız.
- Bu düşkünlüğümüzün bedelleri ise stresten dikkat bozukluğuna, obeziteden cinsel isteksizliğe, baş parmak mutasyonundan omurga eğriliğine, boyun – sırt ağrısı ve görme yetisinin azalmasına kadar çeşitlilik gösteriyor.
Taşınabilir teknolojik cihazlar hayatımızı kolaylaştırmaya devam etse de yanlış ya da aşırı kullanımları sağlığımız için ciddi tehdit oluşturuyor. Farkına varmadığımız sağlık problemleri arasında mutasyona uğramış büyük baş parmaklardan, daha ciddi olan kronik sırt ağrılarına kadar günlük hayatımızı doğrudan etkileyecek nitelikte pek çok çeşitli fiziksel ve ruhsal rahatsızlık var.
Beyin
ABD Ulusal Akıl Sağlığı Enstitüsü’ne göre, insan beyni 25 yaşına kadar gelişiyor. Yapılan son araştırmalarla zihinleri hala gelişim evresinde olan şimdiki neslin büyük çoğunluğunun günde 18 saat çevrimiçi olduğu ortaya konuyor. İnterneti çok sık kullananların prefrontal korteksinde ise iki kat daha fazla aktivite görüldüğü kaydediliyor. Beyinin kısa süreli hafıza ve hızlı karar verme alanı olan prefrontal korteks gereğinden fazla aktiviteyle boğuştuğunda kişinin, odaklanmak yerine detayları görmezden gelmeye başlayacağı söylenebilir.
UCLA Tıp Fakültesi’nde görev yapan Psikiyatri ve Biyo-Davranışsal Bilimler Profesörü Gary W. Small, “Birçok yönden teknoloji sayesinde daha verimli, daha bağlı ve daha üretken hale geldik.” diyor. “Fakat bu yeniliklerin –beyin dahil olmak üzere– vücudun birçok parçasını etkileyen stres, dikkatsizlik ve çoklu görev -multitasking- kaynaklı bellek yeteneği bozukluğu gibi bedelleri var.”
Kilo alımı
Dünyada obezite hızla artıyor, bu da Alzheimer, şeker ve kalp hastalığı için daha yüksek bir risk oluşturuyor. İnsanlar boş zamanlarında herhangi bir egzersiz yapmaktansa sosyal medyada gezmeyi tercih ediyor.
Illinois Teknoloji Enstitüsünde Biyomedikal Mühendisliği Profesörü olan John G. Georgiadis, “Teknoloji fiziksel hareketsizliği teşvik ediyor” diyor. “Fiziksel aktivitenin olmaması, güçsüzlük ve iskelet kası atrofisi ile ilişkilidir” diyerek bunun, “yaşlılıkta yaşam kalitesini düşüren bir risk faktörü” olduğunu da belirtiyor. Amerikan Kardiyoloji Koleji’nin son raporu, daha yüksek bir teknoloji kullanımı ile daha fazla yemek yeme eğilimi olduğunu (genellikle sağlıksız, şekerli atıştırmalıklar) göstermektedir.
Cinsel isteksizlik
Evlilik Terapisti Sharon Gilchrest O’Neill’e göre uyku öncesinde internette gezinmek ya da akıllı telefonla uğraşmak çiftlerin birbirine olan ilgisini ve dikkatini dağıtıyor. Daily Mirror’da yayınlanan bir ankete göre Birleşik Krallık’ta her üç kişiden biri, cinsel ilişki sırasında telefonu çalarsa cevap verdiğini belirtiyor. Oyun oynamanın da cinsel isteği azaltıcı bir etkisi olduğu araştırmalarla sabit. Günde 1 saatten fazla oyun oynayan yetişkin erkeklerin sekse olan ilgisi düşüyor.
Eller
Mesajlaşma bağımlılığına has bir mutasyondan söz edebiliriz. Sürekli telefonla ilgilenmek, mesaj yazmak ve sayfa güncellemek ellerimizin yapısını değiştiriyor. Bu değişim solak olanlarda sol elde, sağlak olanlarda sağ elde daha belirgin bir şekilde görülebilir. Benzer şekilde, birçok kişi İspanyol telekomünikasyon şirketi Telefónica’nın -bilimsel olmayan- anketine göre akıllı telefonlarının başparmaklarını yüzde 15 oranında büyüttüğünü düşünüyor.
Gün içerisinde sürekli teknoloji kullanımı boyun, dirsek, bilek ve parmaklarda görülen, ağrı kesici ilaçların kullanımını artıran ve ironik olarak daha az üretken olmanıza neden olan ek problemlere yol açar. ‘Tenişçi dirseği’ olarak da bilinen rahatsızlığın cihaz kullanıcıları arasında yaygınlaşması bu anlamda bir tesadüf değil. Georgiadis, “Sürekli mesajlaşmak, tekrar eden el hareketlerine ve desteklenmeyen boyun eğikline neden oluyor” ifadelerini kullanıyor. “Boyun ve üst ekstremite kemiklerinde -kas ve kemik sistemi bozuklukları açısından- hem kısa hem de uzun vadeli etkileri var.”
Boyun
Günümüzün çoğunu telefonlarımıza bakarak harcadığımızı düşünürsek, duruş bozukluğumuz olduğunu söylemeye gerek yok. Bu şekilde durduğumuzda, başımız omurga tarafından desteklenmiyor, sadece boynundan destekleniyor, bu yüzden boynumuz telefonlarımıza bakarken gergin hissediyor. Hatta bu bozuk duruşa ‘tech neck’ ‘tekno boyun’ ismi verilmiş.
Görme yetisi
Gözlerimizi çok uzun süre elektronik cihazlara bakmaya zorluyoruz. Georgiadis, “Cep telefonu kullanımı sebebiyle sürücülerin etrafına daha az dikkat ettiğini ve kazaya daha yatkın hale geldiğini” belirtiyor. Uykudan önce kullanıldığında ise gözlerimiz fazlasıyla etkileniyor. Beyaz LED ışıklarında kullanılan yeni mavi ışık yayan diyotlar, normal uyku düzenini bozuyor. “Mavi ışık melatoninin üretimini düşürür, uykuya neden olan delta beyin dalgalarını bastırır ve uyanıklık sağlayan alfa dalgalarını artırır” ifadelerini kullanan Georgiadis kronik uyku eksikliğinin, hafıza zayıflamasıyla ilişkili olduğuna ve nörodejeneratif hastalıkların gelişimindeki etkisine dikkat çekiyor.
Sırt
Bunu zaten biliyoruz, fakat yine de hatırlamakta fayda var: Telefonlarımıza, omurgamızı öne doğru eğerek baktığımız için sırtımız bu durumdan fazlasıyla etkileniyor. Duruşumuzu düzeltmek için ileride ameliyat olmamız bile gerekebilir. Georgiadis, “Uzun süreli pasif oturma, kronik bel ağrısı şikayeti olasılığını artırıyor” diyor. “Bu durum ise kronik ağrının en yaygın biçimi.”
Kaynak: Tonic