Belki anne babanız evlenirken aldığı bulaşık makinesini yıllarca kullandı, belki dedenizin radyosu hala sapasağlam çalışmakta… Peki şimdilerde elektronik aletleri neden 5-10 yıl kullanabildiğinizi ya da cihazlarınızın garanti süreleri dolar dolmaz nasıl bozuluverdiğini hiç düşündünüz mü? Çoğumuzun şüphelendiği gibi kasıtlı bir durum olan ‘planlı eskitme’ sadece satın aldığımız cihazların ömrünü değil onlar üzerindeki sahiplik hakkımızın sınırlarını da belirliyor.
Planlı eskitme nedir?
Planlı eskitmenin kökeni yaklaşık olarak ampulün icat edildiği yıllara dayanır. İlk üretilen ampullerin 2 bin 500 saat civarında ömürleri oluyordu (hatta ömür boyu kullanılabilenleri de vardı). Sonrasında ise bunun ekonominin büyümesi için çok da iyi olmadığını düşünen karteller, ampulün çalışma saatini 1000 saate indirdiler ve standartlaştırdılar. Bu pek de göz önünde yapılmış bir anlaşma değildi. Standardı yakalayamayan (daha uzun ömürlü olan) ampullere üretim izni verilmedi.
Bir başka örnekle açıklayacak olursak; benzer bir durum yazıcılarınız için de geçerli. Belirli bir yazma adedine ulaşan yazıcılar bir hata veriyor ve tamire ya da servise götürdüğünüzde ise “yenisini alsansız daha ucuza mâl olur, hiç uğraşmayın” diyorlar. Aslına bakarsanız yazıcılarda belirli sayıda yazdırma işlemi yaptıktan sonra yazıcıyı kitleyen bir çip bulunuyor ve sınıra ulaştığınızda yazıcınız kullanılmaz hale geliyor.
Konuyla ilgili daha fazla bilgi edinmek için Planlı Eskitme Belgeseli’ni seyredebilirsiniz.
AB ne diyor?
Bugüne dek hükumetler planlı eskitmeye göz yumuyordu. Ta ki Avrupa Birliği Parlementosu, Avrupa Komisyonu’na baskı yapıp AB üyesi ülkelerden ve üretici şirketlerden, tüketicinin kendi malı üzerinde tamir, bakım ve model yükseltme hakkını kullanmasının kolaylaştırılmasını isteyene kadar.
Parlamentonun talebi somut ürünlerin yanı sıra yazılımları da kapsıyor. Daha uzun ürün ömrü üzerine çalışmış olan Avrupa Parlementosu Üyeleri (APÜ), yedek parçaları daha düşük maliyetli; yazılım güncelleme ve onarmayı da daha kolay hale getirerek planlı eskime sorunuyla başa çıkmayı hedefliyor.
Çevresel ve ekonomik sorunlara neden oluyor
Parlamento Üyesi Pascal Durand, İç Pazar ve Tüketiciyi Koruma Komitesi raportörü olarak Strazburg’daki AB Parlamentosu’nda yaptığı sunumda planlı eskime ile mücadelenin çevresel ve ekonomik önemini vurguladı.
Piyasaya sürülen tüm ürünlerin tamir edilebilirliğini eski durumuna getirmeliyiz. Pillerin artık ürünlere sabit olarak sunulmamasını sağlamalıyız, böylelikle pille ilgili bir sorun yaşadığımızda telefonu çöpe atmak zorunda olmayız. Tüketiciler, ürünlerin ne kadar süre dayanabileceğinin ve nasıl tamir edebileceğinin farkına varmalılar.
Mevcut tüketim alışkanlığımız sürdürülebilir değil
Durand ayrıca mevcut tüketim alışkanlığımızın sürdürülebilirlikten çok uzak olduğunu ve bunu değiştirmek için elimizden geleni yapmamız gerektiğini söyledi. Planlı eskitme aynı zamanda zanaat ve mesleklere de zarar veriyor. İyileştirilemeyen ürünler sebebiyle tamir sektöründe sayısız iş kaybı yaşandı ve yaşanıyor.
Komisyonun ve AB üye ülkelerinin üreticileri ürünlerin ömrünü uzatmaya nasıl ikna edeceği tam olarak açıklığa kavuşmuş değil – özellikle de yazılım söz konusu olduğunda. Umarız planlı eskitmenin önüne geçebilecek yaptırımlar işe yarar ve tamiri cazip kılacak sosyal değişim yaşanabilir.
Kadıköy’de bulunan Repair Cafe de tamir hakkının savunucularına kucak açıyor. Her ayın ilk pazar günü bozulan eşyalarınız burada gönüllüler tarafından ücretsiz ve anlatımlı olarak tamir ve bakım işlemlerine tabi tutuluyor.