(Bu yazı Artfulliving‘den alınmıştır.)
Osmanlı döneminin en unutulmaz mimari örneklerini veren, kendi üslubu ve estetik tarzıyla özgün yapılar tasarlayan Mimar Sinan, adı dünyaca bilinen mimarlardan biri. Depreme karşı bilinen ve gereken tüm tedbirleri alması, kullandığı taban harcı, yer seçimleri, drenaj adını verdiği kanalizasyon sistemi, soğuk ve sıcak dengesini sağlayan hava ve tahliye kanalları usta mimarın özgün tarzı ve başarılı planlamalarının başında geliyor. Tasarladığı yapılardaki akustik dengesi, örümcek ağlarını uzak tutmak için deve kuşu yumurtaları kullanması, camileri, hamamları, kemerleri, köprüleri Sinan’ın imzası haline gelen kendine has üslubuyla bütünleşiyor.
Işık ve aydınlatmada Mimar Sinan yaklaşımı
Abartısız süslemeler, ışığı yansıtan malzemeler ve minimal anlayışı usta mimarın diğer önemli özellikleri arasında yer alıyor. Osmanlı mimarisindeki ışık ve aydınlatma gelişiminin Mimar Sinan zamanında yerine oturduğu söyleniyor. Goodvin (1996), Selimiye Camii’nin aydınlatılması konusunda: “Selimiye’de merkezileştirme sekiz kat pencere ve orta alanın açılması sebebiyle yeni bir güçlüğü getirmiştir. Bununla beraber Sinan, ışığı tıpkı Bernini’nin bir başyapıtı gibi kullanmayı başarmıştır. Bunu yaparken orta alandaki gölgelenmelerden kurtulup ışığın uygun bir şiddette gelmesi için geniş parlak ışıklı pencereleri daha güvenli olan yere, kubbeye yakın yerlere yerleştirmiştir. Yandan gelen ışığı, sadece kanatlar boyunca değil, aynı zamanda mihrap duvarının dış tarafında bulunan kemerler aracılığı ile de kontrol altına almıştır” der.
Dehayı fotoğraflamak
Uluslararası çağdaş fotoğraf sanatının en önemli temsilcilerinden biri olarak bilinirlik kazanan Ola Kolehmainen’in Borusan Contemporary’de açılan ”Sinan Projesi” sergisi de sanatçının Mimar Sinan’ın yapıtları üzerine çalışmalarını konu alıyor. Borusan Contemporary tarafından kendisine verilen özel siparişle, usta mimarın yapıtları üzerine çalışmaya başlayan sanatçı, 2012–2014 yılları arasında usta mimarın yapıtlarını, onu etkileyen Bizans mimarisi geleneğiyle birlikte ele aldı. Bu kapsamda renkli bir fotoğraf serisi üretti.
Serginin küratörü Dr. Necmi Sönmez’in anlattığı üzere: “Mimar Sinan’ın imzasını taşıyan yapılarda özellikle ışığın nasıl kullanıldığıyla yakından ilgilenen sanatçı, günün hangi saatlerinde nasıl fotoğraf çekilebileceğine dair araştırmalarını aylara, hatta mevsimlere göre ayarlayarak objektifini nereye, nasıl yerleştireceğine karar verdi. Sanatçı, Sinan’ın eserlerine bakarken onu şekillendiren Ayasofya’yı, Küçük Ayasofya’yı, Kariye’yi de inceleyerek yüzyıllar ve kültürler arasında dolaşarak olgunluğa varan ‘mimari formlar’ hakkında görsel notlar topladı. Bu notların tamamı, “Sinan Projesi”nin temelini oluşturmaktadır.”
Ola Kolehmainen’ın, ışığın mimarinin kütlesel formlarını nasıl dönüştürdüğünü gözler önüne serdiği “Sinan Projesi” sergisi, 3 Eylül 2017 tarihine dek Borusan Contemporary’nin dördüncü katında görülebilir.
Kaynak: Artfulliving