Anne ve babaların ‘ilk göz ağrıları’nı daha çok ”tuttukları”, küçük kardeşin ise hep küçük ve daha az becerikli görülmeye mahkum olduğu pek çoğumuzca gözlemlenmiştir. Ebeveynlerin şiddetle reddetme tepkisiyle karşılaşabileceğiniz bu tespitiniz için artık bilim de arkanızda! Brigham Young ve Pennsylvania State Üniversitesi’nden Doçent Alex Jensen ve Profesör Susan McHale, kardeşler arasındaki ciddi farklılık ve hatta çatışmalardan anne ve babanın kıyaslamacı tavrının, yanlış inançlarının ve yanlışta ısrarlarının sorumlu olabileceğini ortaya koyan bir araştırma yaptı. Aşağıdaki yazı da araştırmanın ardından ortak kaleme aldıkları mühim bir değerlendirme.
Kardeşler yüzde 50 oranında genetik benzerliğe sahip olsalar, genellikle aynı evde, aynı ebeveynler tarafından yetiştirilseler, aynı okullara gitseler ve birlikte pek çok deneyim yaşasalar da, birbirlerine ancak başka çocuklara, hatta başka yerlerde, başka ülkelerde büyümüş olanlara benzedikleri kadar benziyorlar.
Peki aynı aileden iki kardeşi bu kadar farklı kılan ne?
Ayrışma isteği
Kardeş ve aile ilişkileri araştırmacıları bu soruya en az bir cevabın kardeşlerin birbirlerinden farklı olma isteklerine işaret eden teori ve verilerden geldiğini bilir. Her çocuk ailede benzersiz bir kimlik ve yer edinmek ister.
Çocuğun perspektifinden bakılırsa, eğer abi okulda çok başarılıysa, küçük kardeş için iyi bir atlet olarak ebeveynlerinin takdirini kazanmak, abiyle en iyi notu alma konusunda rekabete girmekten daha kolaydır. Bu şekilde kardeşler arasındaki ufak farklılıklar bile zamanla ciddi farklılıklar haline gelebilir.
Elbette ebeveynlerin de bunda payı olabilir. Örneğin bir anne ya da baba çocukları arasındaki farklılıkları gördüğünde, çocuk da anne ve babanın bu konudaki algısını ve inançlarını edinebilir. Bu da kardeşler arasındaki farklılıkları belirginleştiren etkenlerdendir.
Bahsi geçen fikirler, kardeşleri farklı yapanın ne olduğunun anlaşılması için iki ebeveynli 338 aileden büyük ve küçük kardeşin okul performansları dikkate alınarak test edilmiş.
Anne ve babalara iki kardeşin akademik beceriler anlamında farklı olup olmadıkları, eğer farklılarsa hangisinin daha yeterli olduğu sorulmuş. Buna ek olarak kardeşlerin ders notları da veri olarak araştırmacılar tarafından kullanılmış.
Favori: İlk doğan
Veri analizlerine göre anne ve babalar büyük çocuklarının okulda daha iyi olduğunu düşünme eğilimi gösteriyor. Hatta bu durumun büyük kardeşin daha iyi notlar almadığı durumda bile geçerli olduğu anlaşılmış.
Bunun ebeveynlerin ilk doğan çocukları ile ilgili daha büyük beklentilere sahip olmasının bir sonucu olabileceği ya da büyük kardeşin (yaşı sebebiyle) daha gelişmiş ders ve ödevler almasından kaynaklanıyor olabileceği belirtilmiş.
Bu durumun bir istisnası ise abi ve kız kardeş ikilisi. Anne ve babalar küçük kız kardeşin büyük erkek kardeşine göre daha yeterli olduğunu ifade etmişler. Aslında bu ailelerde küçük kız kardeşlerin gerçekten abilerinden daha yüksek notlar aldığı görülmüş.
Sonuçlara göre anne ve babaların çocuklarının yeterliliklerine ilişkin değerlendirmelerine not bazındaki farklılıklar etki etmiyor, hatta tam tersine, ailelerin çocukların yeterliliklerine ilişkin inançları, kardeşlerin okul performanslarındaki farklılıkları hususunda belirleyici oluyor. Bir başka deyişle ebeveynler bir çocuğun diğerinden daha yeterli olduğunu düşündüğünde, o çocuğun notları zamanla kardeşine kıyasla daha çok yükseliş gösteriyor.
İnançları sürdürmek
Çocukların notlarının ve ebeveynlerin çocukların becerilerine dair inançlarının, karşılıklı olarak birbirlerini etkilemesini beklerdik ancak görüldü ki anne ve babaların bu konudaki inançları çocukların ergenlik çağlarına dek not perfomansından etkilenmiyor ve değişmiyor.
Bunun yerine kardeşlerin okul notlarındaki farklılıklar ebeveynlerin inançları doğrultusunda değişim gösteriyor. Bu anlamda anne ve babaların kardeşler arasındaki farklılıklara ilişkin inançları, gerçek farklılıkların oluşumunu teşvik ediyor olabilir.
Farklı araştırmalar da gösteriyor ki çocuklar kardeşlerinden ayrışmaya çalıştığında kardeş çatışması yoğunlaşıyor.
Çocuklar ailedeki – özellikle kardeşlerine kıyasla- yerleri ve değerleri konusunda son derece hassastır. Ebeveynlerin tek gayesi çocuklarına sevgi göstermek olsa da onlara davranış şekillerindeki ufacık farklılıkların bile hem gelişimsel, hem uyum sağlama hem de kardeş ilişkileri anlamında ciddi etkileri olabileceğinin farkında olmalılar.
Kaynak: Quartz